8 Eylül 2014 Pazartesi

Kara Masallar

“Kara Masallar”

Geçenlerde sosyal medyada bir yazı okudum. Aynen şu şekilde yazıyordu;
“Çocukken Tarzan'ı neredeyse çıplak seyrettik, Kül Kedisi eve gece yarısından sonra gelirdi, Pinokyo yalan söylerdi. Batman arabayı saatte 300 km hızla kullanıyordu. Red Kit’in ağzında devamlı sigara, Temel Reis’te pipo ve dövmeler vardı, Pacman hapları yutup yutup dijital müzikle patlayıp koşturuyordu. Kırmızı başlıklı kız, kırmızılarla ormanda tek başına gezerdi. Rapunzel, saçlarını uzatıp kuleye erkek alırdı.
Velhasıl, kimse yeni neslin ‘Normal’ olmasını beklemesin. Hepimiz bu masallarla büyüdük”

Şeklinde sonlanıyordu yazı.

Masaldır olabilir bunlar tabi ama hep bu şekilde örneklerle anlattığımız karakterler çocuğun bilinçaltına hepimizin elbirliği ile işleniyordu. Çocukların en fazla alıcı olduğu dönemlerde onlara verdiğimiz örnekler bu şekilde olunca idolleri de o karakterler olması kaçınılmaz.

Çocukların kocaman hayaller dünyasına teker teker bu karakterleri bizler yerleştirdik ve onların karakterlerini de biz şekillendirdik.

Algı yönetimi şüphesiz çok tehlikeli bir şey. Eskiden masallar vardı şimdide sübliminal mesaj içerikli çizgi filmler var sanırım. Bir şekilde ileride sorun çıkarabilecek ya kendine ya da başkalarına zarar verebilecek potansiyel suçlular yetiştiriyorlar.

Bizim kendi masallarımız daha safi, daha içtendi sanırım böyle düşündüğümüzde. Anadolu çocuğu Keloğlan ile Aksakallı Nasrettin Hocamız daha eğiticiydi sanırım : )



Televizyonlarda evimize soktuğumuz ayrı bir casus bazı kanallarıyla veya dizileriyle..

Yengesiyle ilişki yaşayanlar mı dersin, Baldızıyla dost hayatı yaşayanlar mı. "aşçı bahçivana, bahçivan şöföre, şöför uşağa sonra hepsi uşağa" gibi telekominikasyon ağı şeklinde ilişkiler.

Her kanalın ayrı bir algı yönetme çabası var. Tartışma programlarının amacı artık birini yüceltme veya birini gömme içerikli olmuş tamamen. Ortak doğruyu bulmaktan çok paraya hizmet eden insanlar haline gelmişler. Herkes bir taraf olup kitleleri etkilemeye, görüş empoze etmeye çalışıyorlar. Televizyon iletişimi bir silah halini almaya başlamış artık. Özenle seçilen konuklar ve yine özenle seçilmiş konular ile herkes birbirini gömme çabasına girmiş.

Masallardan televizyonlara kadar bu algı yönetme çabası bir suçtur bence. İnsanlık suçu.

Çocuklarınızı koruyun, onlar için daha özen gösterin. Onların hayatını siz şekillendirebilirsiniz. Sürekli müdahale ederek değil ama yerinde müdahale ederek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder